malum seçimlerde en fazla vekil İstanbul'dan seçiliyor. Yalnız seçim yasası gereği hiç birimiz bu vekilleri tanımıyoruz. Ne muhalefet ne de iktidar partileri bunun değişmesi için bu zamana kadar bir şeyler yaptı. Hep anayasa değiştirelim, yok olmadı dizilere takalım o da mı kesmedi dur interneti falan yasaklayalım konularında cebelleşiyorlar ( CHP,MHP,BDP,AKP - sıralama muhalefet>iktidar olarak yapıldı- nedense demokrasi için hiç biri bir şey yapmıyor). Neyse konum Meclisin çalışma şekli veya adı geçen siyasi partilerin siyasi tutumu değil üzerinde yaşadığım şehir.
ailem yaklaşık 100 (yazıyla YÜZ#) yıldır, her ne kadar kütük başka vilayette olsa da, İstanbul'da yaşıyor. Gündelik siyasetin içerisin de İstanbula yapılanlar atlanıyor gibi geliyor bana. Değerli vekiller ve yerel yöneticiler, Allah aşkına hiç bu ilde neler yapılıyor ne ediliyor diye sorguluyor musunuz kendinizi? Mesela ben neden İstanbul 1. Bölge vekillerini tanımıyorum ( Başbakan hariç!!??) ? mesela vekillerimiz gelip sorunlarımızı dinliyorlar mı? Bana hiç denk gelmedi açıkçası. Ya da sözüm ona bağımsız vekillerimiz vardı BDP den vekil oldular malum İstanbul'dan seçilip neden G.Doğu Anadolu sorunuyla uğraşır ki insan. Mardin mebusu İstanbul'un trafik sorununu ne derece düşünür. Yada daha doğrusu o şehirlerde yaşan insanların ne kadar umurunda olur burada ki kapkaç sorunu?!
Neyse konuyu dağatmıyım. özetle aşağıdaki sorularıma yanıt verecek vekil var mıdır merak ediyorum, özelliklede çok demokrat olduğunu söyleyen halka çalışıyoruz diyen vekillerden ( sanırım hepsi ;) )
1- Hiç 80niz birden İstanbul'a gelip seçim bölgelerinizdeki ve diğer bölgelerdeki insanlarla görüştünüz mü?
2- Mecliste İstanbul'da oluşan rantiyeler ile alakalı görüşmeler yaptınız mı?
3- Anakent belediyesi neden denizciliği yaygınlaştırmak istemiyor sebep sadece maliyet mi?
4- İstanbul'a göçü engelleme için nasıl projeleriniz var?
5- Boğazdan geçerken ( arada sırada gezmeye falan geliyorlardır) boğazın görünümü hoşunuza gidiyor mu? Beton çokluğu gözünüzü yormuyor mu?
6- Güzel güzel pek çok proje yapılıyor peki bunların ulaşım alt yapısı hazırlanıyor mu? İlla büyük deprem olunca mı düzenleme yapılacak?!
Keyfe keder bir TC vatandaşının kafasına estikçe yaşamla ilgili yazınları vardır. Edebi değil deneyseldir. Siyasetten sanata,aşka, belediyelere kadar herşey var
14 Haziran 2012 Perşembe
BEHZAT Ç. - BİR ANKARA POLİSİYESİ - HAKKINDA
Bir ben kaldım sanırım yazmayan bu dizi hakkında. Her yerde her zaman bir dolu şey okuyorum diziyle alakalı. Öncelikle eser sahibi Emrah Serbes ve senarist Ercan Mehmet Erdem' e güzel hikaye ve karakterler için teşekkürler.
Her şeyden önce aslında bu dizi(hikaye) benim için tam anlamıyla bir polisiye değil, daha çok mesleği polislik olan bir adamın sorunlu hikayesi. Bu karakter belki doktor belki mühendis olabilirdi. Ancak polis olması - ki bence zor meslektir her ne kadar bazı davranışlarına uyuz olsam da (aslında emniyete yazabilirim) !! - özellikle de cinayetçi olması adamı komple sorunlu psikolojisi bozuk bir insana dönüştürüyor.
Ayrıca malum hani RTÜK ceza kesiyor ya alkol, küfür vs diyerek, e iyide ben 14 yaşımdan beri bilinçli alkol tüketicisiyim bana ilk içkimi babam içirdi, o ne olacak? Yada hepimiz açıkta satılan sigaraları gördük küçükken kaç kişi " aa bu Salem'in paketi ne güzelmiş hadi içeyim." diyipte sigaraya başladı ?! Pek çok polis - hatta neredeyse herkes - yoğun ve stresli bir mesaiden sonra bir şekilde kafa dağıtmak ister, işte bu ekipte onu yapıyor he belki kimisine göre fazla ama adamların ciğeri sağlam kardeşim ;)
Gelelim RTÜK hazretlerine. Değerli Kurul üyeleri, tamam anlıyorum gençler alkolik olmasın küfürlü konuşmasın aklı başında düzgün insanlar olsun istiyorsunuz. Haklısınız bende serseri bir gençlik istemem hepimiz kibar efendi insanlar olalım ancak, babalarınızın, annelerinizin velhasılı kelam bilcümle büyüklerinizin sizinle konuşmalarını genelde lanlı lunluydu değil mi? Hmm demek ki bizim toplumumuzda konuşma dili biraz kaba saba. ( AMK diye gazete çıkarıldı amma ne ise ;) )
Ayrıca ben küçükken hatırlarım, böyle orta okul çağlarında falandım gündüz kuşağındaki programlarda doktorlar falan çıkar hastalıklardan konuşurlardı, yemek tarifi veya el işi programları olurdu. Kimse kimseye abzürd aşk hayatını anlatmazdı. eğer ceza veya yasak getirecekseniz onlara getirin.
Bir diğer husus ise diziyle alakalı siyasi konuları işlemesi. Eleştirenler genelde diyorlar ki " ya arkadaş bu dizi polisleri iyi gösteriyor." veya "arkadaşlarınız gösterilerde dayak yerken kötü dediğiniz adam TV'de dayak atınca alkışlıyorsunuz manyak mısınız?" E cavap verelim, kendi adıma evet hafif derece manyağım :). Ey eleştiren yurdum eleştiri kuvvetleri bu ülkede bunları gösteren başka bir ( abzürt komedi tadında KARAKOL dizisi belki ) dizi var mı? Diğer polis dizilerindeki hayat çok mu normal? hayatın kendisi bu dizi onun için izliyoruz.
Ez cümle; lütfen karışmayın ve yayınlayın, yayınlayın ki gerçekten ileri demokraside yaşadığımızı düşünelim.
Her şeyden önce aslında bu dizi(hikaye) benim için tam anlamıyla bir polisiye değil, daha çok mesleği polislik olan bir adamın sorunlu hikayesi. Bu karakter belki doktor belki mühendis olabilirdi. Ancak polis olması - ki bence zor meslektir her ne kadar bazı davranışlarına uyuz olsam da (aslında emniyete yazabilirim) !! - özellikle de cinayetçi olması adamı komple sorunlu psikolojisi bozuk bir insana dönüştürüyor.
Ayrıca malum hani RTÜK ceza kesiyor ya alkol, küfür vs diyerek, e iyide ben 14 yaşımdan beri bilinçli alkol tüketicisiyim bana ilk içkimi babam içirdi, o ne olacak? Yada hepimiz açıkta satılan sigaraları gördük küçükken kaç kişi " aa bu Salem'in paketi ne güzelmiş hadi içeyim." diyipte sigaraya başladı ?! Pek çok polis - hatta neredeyse herkes - yoğun ve stresli bir mesaiden sonra bir şekilde kafa dağıtmak ister, işte bu ekipte onu yapıyor he belki kimisine göre fazla ama adamların ciğeri sağlam kardeşim ;)
Gelelim RTÜK hazretlerine. Değerli Kurul üyeleri, tamam anlıyorum gençler alkolik olmasın küfürlü konuşmasın aklı başında düzgün insanlar olsun istiyorsunuz. Haklısınız bende serseri bir gençlik istemem hepimiz kibar efendi insanlar olalım ancak, babalarınızın, annelerinizin velhasılı kelam bilcümle büyüklerinizin sizinle konuşmalarını genelde lanlı lunluydu değil mi? Hmm demek ki bizim toplumumuzda konuşma dili biraz kaba saba. ( AMK diye gazete çıkarıldı amma ne ise ;) )
Ayrıca ben küçükken hatırlarım, böyle orta okul çağlarında falandım gündüz kuşağındaki programlarda doktorlar falan çıkar hastalıklardan konuşurlardı, yemek tarifi veya el işi programları olurdu. Kimse kimseye abzürd aşk hayatını anlatmazdı. eğer ceza veya yasak getirecekseniz onlara getirin.
Bir diğer husus ise diziyle alakalı siyasi konuları işlemesi. Eleştirenler genelde diyorlar ki " ya arkadaş bu dizi polisleri iyi gösteriyor." veya "arkadaşlarınız gösterilerde dayak yerken kötü dediğiniz adam TV'de dayak atınca alkışlıyorsunuz manyak mısınız?" E cavap verelim, kendi adıma evet hafif derece manyağım :). Ey eleştiren yurdum eleştiri kuvvetleri bu ülkede bunları gösteren başka bir ( abzürt komedi tadında KARAKOL dizisi belki ) dizi var mı? Diğer polis dizilerindeki hayat çok mu normal? hayatın kendisi bu dizi onun için izliyoruz.
Ez cümle; lütfen karışmayın ve yayınlayın, yayınlayın ki gerçekten ileri demokraside yaşadığımızı düşünelim.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)